Okuduğunu Anlama Becerilerini Geliştirme Teknikleri

Okuduğunu anlama becerilerini geliştirme teknikleri, okumak, kendi kendine ilerleyip gelişen bir süreç değildir. Okuma yazma öğrendiğimiz ilkokul dönemlerinden itibaren düzenli çalışma ve sürekli okuma yaparak ilerleyen bir beceridir. Eylem olarak; metin üzerinde konsantrasyon, algılama, anımsama, yorumlama, anlamlandırma, değerlendirme ve çözüme ulaştırma gibi zihinsel işlemlerin aynı anda gerçekleştiği dil becerisi şeklinde tanımlanır. Bu eylemin sık sık tekrar edilmesi, okuduğunu anlama ve geliştirme konusunda yarar sağlamaktadır.

Okuduğunu Anlama Becerilerini Geliştirme Teknikleri

İyi okuma ve hızlı okuma sık sık karıştırılan ifadelerdir. Kişinin, metni hızlıca okuması onun iyi bir okuyucu olduğunu göstermez. İyi bir okuyucu; okuduğu metni görür, idrak eder ve sonuca ulaşır. Kısacası metni zihninde işler. Harfler kendi başına anlam ifade etmeyen semboller halindedir. İyi okuyucu bu sembolleri anlam ifade edecek şekilde çözümler. Smith ve Dechat okumanın tanımını yaparken bu konuya parmak basmıştır. Onlara göre okumak tanımak ve algılamaktır. Tanıma yani harflerin ve kelimelerin tanınmasını ifade eder. Duygusal bir etkinliktir. Bu etkinliğin ardından algılama gelir. Algılama yani metin zihinde örgütlenir, anlam kazanır ve eş zamanlı olarak eski bilgilerle bağ kurulur. Okuduğunu anlama ve geliştirme bu aşamalar üzerine bina edilir.

Okuduğunu Anlama ve Geliştirme Konusundaki Etkenler

Okuduğunu anlama ve geliştirme, düşünme yetisi ile ilgili bir eylemdir. Okuyucu, metni okuduktan sonra önceden edindiği bilgi ve henüz okuduğu metin arasında bir köprü oluşur. Dolayısıyla okuyucunun eski bilgileri, ilgi alanları ve okuma seviyesi okuduğunu anlama ve geliştirme konusunda büyük bir etkendir.

Okuduğunu anlama becerisi, dil ve düşüncede meydana gelen bir ilerlemedir. Bu konuda etken olan diğer faktörler ise dil bilgisi ve tecrübedir. Stauffer‘e göre okumak, benzer problemleri çözmektir. Problem çözülürken kavramlar değerlendirilir, olasılık ve hipotezler test edilir. Okuduğunu anlama konusunda ise araştırma metodu kullanılır. Örneğin, bir hikâye okunurken zihin keşfe çıkar. Yaşanan tecrübeler ve bilgiler ışığında hikâyenin devamında yaşanabilecek hadiseler tahmin edilebilir.

Okuduğunu Anlama ve Geliştirme Ne İle Başlar?

Okuduğunu anlama ve geliştirme bir metni anlamak ve yorumlamak ile başlar. Kişi anladığı yazıyı yorumladığında;

  • Yazının ana düşüncesini kavrar, yazarın görüşünü anlar,
  • Satır araları dediğimiz, doğrudan değil dolaylı olarak anlatılmak istenen düşünceyi kavrar,
  • Okuduğu metnin doğruluk ve gerçeklik payını hesaplar,
  • Yazı, uygulanabilir metotlar barındırıyorsa bunları uygulamaya geçirir.

Okuduğunu anlama ve geliştirme konusunda yorum kattıktan sonra en önemli unsur yeterli kelime dağarcığı ve konsantrasyon oluyor. Çünkü yazılı bir metni anlamlandırabilmek için göz ile okuma yeterli gelmeyecektir. Gözün gördüğü ifadelerin zihinde bir karşılık bulması için; kelime dağarcığının yeterli olması ve bu eşleştirmeyi yapabilecek kadar dikkate sahip olunması gerekiyor. Buna örnek verecek olursak, hiç bir şekilde Rusça bilmeyen bir kişiye Rusça yazılmış bir okuma metni verildiğini düşünün. Kişi, metni gözü ile görecektir ama kelime haznesi Rusça kelime barındırmadığı için semboller zihninde eşleşmeyecektir. Dolayısı ile okuduğunu, gördüğünü anlamayacaktır. Anlamadığı gibi hafızasında da yer etmeyecektir.

Okuduğunu Anlama ve Geliştirme Teknikleri

Okuduğunu anlama ve geliştirme her yaştan insan için zorunluluk derecesinde ihtiyaçtır. Hayatımız boyunca farklı alanlarda bu ihtiyaç hali ortaya çıkabilir. Örneğin bir öğrenci için okuduğu metni daha çabuk anlamak vakit ve enerji tasarrufu sağlayacaktır. Okuduğunu anlama ve geliştirme konusunda uygulayabileceğiniz bazı stratejiler vardır.

  • Dikkatinizi Toparlayın

Dikkat yani bilinci bir noktaya odaklamak okuduğunu anlama ve geliştirme konusunda en etkili yöntemlerden biridir. Dikkat mekanizması çalıştığında zihin enteresan bir şekilde çalışmaya başlar. Konu hakkında daha önceden edinilen bilgiler ve tecrübeler ön plana çıkar. Dikkatli bir şekilde okunan metin hafızada yer edeceği için sona gelindiğinde metnin başı unutulmaz.

  • Başkasına Okuduğunuzu Düşünün

Okuduğunu anlama ve geliştirme yollarından biri de başka birine okuyor ve öğretiyor gibi düşünmektir. Bu esnada kişide bir sorumluluk hissi oluşur ve okuduğu şeyi daha iyi öğretebilmek için konsantrasyonu yükselir.

  • Önemli Kısımların Altını Çizin

Okuma esnasında altı çizili sözcükler daha fazla dikkat çeker. Altını çizdiğiniz kısım, metnin ana düşüncesi gibi en önemli kısımlar olursa konudan kopma olmaz. Bu şekilde önemli bilgi ve önemsiz bilgi ayırt edilir. Ayrıca sayfa kenarlarına küçük notlar bırakmak okuduğunu anlama ve geliştirme stratejilerinden biridir.

  • Okuma Esnasında Sorular Sorun

Okuma sırasında kendinize bir takım sorular sorun. Bu sorular metnin konusu ile alakalı olmalıdır. Doğru soruları sorarak edindiğiniz bilginin kalıcı olmasını sağlayın.

  • Görselleştirme Tekniği Kullanın

İnsan zihnin mucizelerinden biri de hayal kurma yeteneğidir. Bu yeteneğinizi okuduğunu anlama ve geliştirme yönünde kullanın. Örneğin bir hikâye okuyorsanız; karakterleri, mekânları hatta hava koşullarını bile kafanızda canlandırarak görsel hafızaya atmaya çalışın. Eğer metinde karakter yoksa birebir yazar ile sohbet ettiğinizi düşünebilirsiniz. Yapılan araştırmalar neticesinde görsel ile desteklenen bilgilerin daha uzun süre hafızada yer ettiği saptanmıştır.

  • Kelime Dağarcığınıza Yeni Kelimeler Ekleyin

Okumak, küçük parçalardan oluşan büyük bir yapboz yapmak gibidir. Arada birkaç parça eksik olduğunda büyük resmi göremeyiz, anlamlı bir resme dökemeyiz. Aynı şekilde anlamını bilmediğiniz bir kelime ile karşılaştığınızda metni bir bütün olarak göremeyebilirsiniz. Çünkü anlama ve geliştirme, kelimeler ve bunların sözlük anlamlarından oluşan bir kombinasyondur. Kombinasyon sırasında meydana gelen kopukluk, cümlenin gidişatını anlamamızı zorlaştırır. Dolayısıyla okunan metnin akılda kalması çok mümkün olmaz.

  • Severek Okuyun

Herkesin keyif aldığı kitap kategorileri farklıdır. Kimi roman okumayı severken kimi de tarih kitaplarından zevk alabilir. İlgi duyduğunuz alan ne olursa olsun okumayı bırakmayın. Anlama ve geliştirme teknikleri ancak üzerinde durulduğunda işe yarar. Sürekli kitap okuyun ve bundan keyif almaya bakın.

  • Kitap Okurken Yüksek Sesle Okuyun

Yüksek sesle kitap okuduğunuzda, aynı zamanda kendi sesinizi duyarak çok taraflı bir algı oluşturabilirsiniz. Sadece göz yerine hem göz hem kulak olarak birden fazla duyu organını çalıştırmak, metinde iletilen bilginin daha çabuk işlenmesini sağlar. Ayrıca yazıyı görsele dönüştürmek bu şekilde çok daha kolay olacaktır.

  • Göz Kontağını Koparmayın

Okuduğunu anlama ve geliştirme konusunda en büyük yardımcınız gözleriniz olacaktır. Bilgi ilk olarak gözlerimizden geçer ve zihnimizde canlanır. Daha sonra da anlamlı cümleler halinde hafızamızda yerini alır. O nedenle metin ve gözünüz arasındaki kontağı hiç durdurmayın. Okuduğunuz kelimeyi gördükten sonra diğer kelimeyi tahmin etmeye çalışın. Doğru tahminin ardından diğer kelimeye geçin. Her ne kadar bu söylenen şey dile kolay gelse de pratik yaptıkça tecrübe kazanılır. Bu sayede hem hızlı okuma hem de anlama konusunda yol kat edilir.

Okuduğunu anlama ve geliştirme becerisi sabır, zaman ve çaba isteyen bir iş olsa da ulaşılabilir bir hedeftir. Unutmayın ki bu beceri,  hayatın her alanında gerekli olacaktır. Ancak bunu bir zorunluluktan öte, keyif verici bir aktivite olarak düşünün.

 

İlgili Makaleler